Atatürk ün liderliğinde Ölçme Birimlerine Getirilen Yenilikler
Atatürk dünya ile ilişkilerimizi düzenli yürütmek için ölçü birimlerinde değişiklikler yaptı.Uzunluk ölçüsü birimi olarak arşın endaze; ağırlık ölçüsü birimi olarak okka dirhem gibi ölçüleri
Takvimde Değişiklik
Osmanlı Devleti Miladi 1840 yılından itibaren ekonomik gerekçeler yüzünden Hicri Takvim’in yanında Rumi Takvimi de kullanmaya başlamıştı. Rumi Takvim Hicri Takvim’in aksine güneş yılı esasına göre
Diğer taraftan Miladi takvim’de yılbaşı Ocak ayı iken Rumi Takvim’de Mart ayı idi. Yani Miladi Takvim’de birinci ay olan Ocak (Kanunusani). Rumi Takvim’de onbirinci aya karşılık geliyordu. Gün olarak da Rumi Takvim Miladi Takvim’i 13 gün geriden takip ediyordu. 16 Şubat 1332’de 2851 sayılı kanun gereğince Rumi Takvim 13 gün ileri alınarak Miladi Takvim ile olan gün farkı giderilmiştir. 615 sayılı tamim gereğince de 1 Ocak 1918’e tekabül eden 1 Kanunusani 1334 günü Rumi Takvim’de de yılbaşı olarak kabul edilmiştir. Böylece Rumi ve Miladi takvimler arasındaki yılbaşı farklılığı da giderilmiştir
Ancak her iki takvim arasındaki yıl farkı devam etmekte idi. 26 Aralık 1925 günü Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde kabul edilen 698 sayılı kanunla Rumi Takvim yürürlükten
Takvim değişikliği modern dünya ile bütünleşmemizi sağlamıştır. Yöresel
Saatte Değişiklik
Ülkemizde öteden beri güneşin battığı anı 12.00 kabul eden Alaturka Saat
Zevali Saat ise güneşin en tepe noktada bulunduğu anı (gün ortası) 12.00 olarak kabul eden bir
Saat konusunda karışıklıklara son vermek için 26 Aralık 1925 tarih ve 697 sayılı kanunla Alafranga Saat
Ancak ülkemizde bir süre yeni saat
Zaman konusundaki karışıklıkların önü alınamayınca valilikler muvakkithanelerdeki ezanî saatleri
Ancak yine de saat meselesi valilikleri ve belediyeleri bir süre daha meşgul etmeye devam etmiştir. Aradan dört yıl geçmesine rağmen 1929 Aralığı’nda Afyonkarahisar Belediyesi’nin saat
Sonuç olarak saat meselesinde çekilen sıkıntıların sebeplerini bilgisizlik ilgisizlik önemsememeeski alışkanlıkları terk edememe ve kurumlar arasındaki koordinasyon eksiklikleri şeklinde maddeleştirmek mümkündür.
Ağırlık ve Uzunluk Ölçülerinde Yapılan Değişiklikler
Osmanlı döneminde 60 cm. veya 65.cm uzunluğa eşit olan endaze parmak ucundan omuza kadar uzunluğu ifade eden ve ortalama 758 cm. kabul edilen arşın ile adım ayak kulaç gibi uzunluk ölçüleri kullanılıyordu Bu ölçüler standart ölçüler değildi. Hele adım ayak kulaç gibi ölçülerle sıhhatli bir iş yapmak hiç mümkün değildi. Bunların yerine 26 Mart 1931 tarih ve 1782 sayılı kanunla modern dünyanın kullandığı metre
Ağırlık ölçülerine gelince bu gurubun temel birimi dirhem idi. Dirhem Mısır’da 30889 gramİstanbul’da 3.207 gram idi. 400 dirhem bir okkayı oluşturuyordu. İstanbul için bir okka 1282 gram ağırlığı ifade etmekte idi. Diğer şehirlerde okkada küçük farklılıklar görülebiliyordu. Okka yerine vakiyye ve kıyye tabirleri de kullanılıyordu. 44 okka bir kantarı 4 kantar da bir çekiyi ifade etmekte idi ki bu hesaba göre 1 kantar 56408 1 çeki de 225632 kilograma karşılık geliyordu. Ancak sonradan 195 okka yani 250 kilogram 1 çeki denildi. Bir başka ağırlık ölçüsü olan batman ise aynı zamanda yüzey ölçüsü olarak da kullanılmış farklı ülkelerde farklı zamanlarda farklı standartları ifade etmiştir. Altın ve kıymetli taşların ölçümünde kullanılan temel birim ise de kırattır. Kıratın alt ve üst birimleri ve bunların birbirlerine oranları şu
1782 sayılı kanun ağırlık ölçülerinde de batı standartlarını hakim kılmıştır. Artık ülke içinde ve dışındaki alış-
Hacim ölçüleri ile tartılan hububat cinsi ticari emtiada ise kile şinik tas ölçek vb. ölçü birimleri kullanılmakta idi. Bu ölçümlerin kendi içerisinde bile tutarlılıkları yoktu. İstanbul kilesi ortalama 25 kilo ibrail kilesi 100 kilo idi. Kilenin küsuratına kutu denilirdi. 8 kutu 1 İstanbul kilesini teşkil ederdi. Kilenin 1/4’üne de şinik adı
Osmanlı Devleti’nde tarla bahçe gibi arazilerin yüzey ölçümünde dönüm ve çiftlik tabirleri kullanılmıştır. Bir çiftlik arazi
Ölçülerde değişiklik geç kalınmış bir
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder